Güniz Sokak No:22/3 06700 Kavaklıdere, Ankara, TÜRKİYE
Sipariş Hattı +90 (312) 467-1780

Toplumda yer alan çoğu birey zeytinyağının sağlıklı olduğunu bilir ancak neden sağlıklıdır, hangi hastalıklara karşı koruyucudur pek bilinmez. Birde sağlıklı olduğu bilinse dahi ülkemizde üretiminin yapıldığı yerler dışında zeytinyağı çok fazla kullanılmaz. Çoğu zaman göz ardı edilir. Ancak zeytinyağının göz ardı edilemeyecek derecede sağlığa olumlu etkileri mevcuttur. Nedir bunlar? Görelim.



Zeytinyağı, zeytin ağacının meyvesi olan zeytinin çekirdeğiyle birlikte sıkılarak, hiçbir kimyasal işlem görmeden elde edilen şeffaf, yeşilimsi aromatik bir sıvıdır. Bünyesinde  sağlığı olumlu etkileyen birçok bileşen barındırması zeytinyağını diğer yağlardan ayırmaktadır. İçerisinde bulunan kıymetli bileşenlerden biri olan oleik asit %55-83 oranıyla diğer sıvı yağlar arasında en fazla zeytinyağında bulunmaktadır, ayçiçeği yağında %14-65, soya yağında %19-30, mısırözü yağında %19-50 oranındadır. Bu sebeple sıvı yağ tercihimizi zeytinyağından yana kullanmak daha sağlıklı olacaktır.

Aynı zamanda zeytinyağı diğer yağlarla karşılaştırıldığında en yüksek tekli doymamış yağ asidi oranına (%76) sahiptir. Tekli doymamış yağ asitleri, kötü kolesterolü düşürüp iyi kolesterolü yükselterek kalp sağlığını korumakta ve zeytinyağı damarlarda pıhtılaşma riskini azaltarak kalp krizi ile felç geçirme riskini azaltmaktadır.

Zeytinyağı mide asidini azaltarak mideyi gastrit ve ülser gibi hastalıklara karşı koruduğu gibi mide tarafından da en iyi tolere edilen yağdır. Safra kesesinin boşalmasını düzenleyerek safra taşı oluşumunu azaltmaktadır. Sindirimi kolaylaştırdığından değerli maddelerin bağırsaktan emilimini de sağlar.

E vitamini ve fenolik bileşenleri içermesi dolayısıyla çok güçlü antioksidan özelliklere sahiptir ve kansere karşı koruyucu bir etki göstererek birçok kanser türünü önleyici etkisi mevcuttur.

Yaşlanmanın; doku, organlar ve  beyin fonksiyonları üzerindeki kötü etkilerini azaltır.

Yağa yeşil rengini veren krorofil ise yaraların daha kolay iyileşmesini sağlar.

Diyabet yani şeker hastalarında tokluk kan şekerini düşürür ve insülin gereksinimini azaltır.

Hipertansiyon hastalarında kan basıncını düşürerek yüksek tansiyondan korur.

İçerisindeki klor sayesinde böbreklerin çalışmasına yardımcıdır.

İnsan vücudu tarafından elde edilemeyen, aynı zamanda vücut için vazgeçilmez öneme sahip  temel yağ asitleri açısından, zeytinyağı yeterli ve kaliteli bir kaynaktır.

Doğum öncesi ve sonrasında bebek beyninin ve sinir sisteminin doğal gelişimine katkıda bulunmasından dolayı gebelere ve emziren annelere önerilen tek yağ, yine zeytinyağıdır.

Zeytinyağının tüm bu özellikleri onu eşsiz bir besin kılıyor. Günlük beslenmemizde soframızda zeytinyağına yer vermemekvücuda yapılan büyük haksızlıklardan biridir. Zeytinyağı beslenmemizin temel taşlarından olmalı ve her gün yemekler aracılığıyla düzenli tüketilmelidir. Ancak zeytinyağının bu kadar faydalı olması demek  yağı kaşık kaşık içerek tüketmek anlamına kesinlikle gelmiyor. Evde kullandığımız katı hayvansal yağlar ve diğer bitkisel sıvı yağlar yerine yemeklerimizde ve salatalarımızda zeytinyağını kullanmak çok daha doğru bir seçim olacaktır. Unutmayın diyette yağın tüketiminin fazla olması kilo artışına sebebiyet verir. Miktarı abartmamak kaydıyla mutfağımızda zeytinyağına yer açalım.  Sağlıkla kalın…

Diyetisyen

Berna ERYILMAZ